|
Italy trip map |
Dikkat! Bu yazı İtalya anılarını içermekte olup yüksek
derecede keyif içerir.
Tura başlamadan önce tur öncesi hazırlıklardan
bahsedeyim. Vize işlemleri; İtalya konsolosluğu bir enteresan. Bana hiç görüşme
daveti göndermeden sırf gönderdiğim belgelerle 1 aylık vize verdiler. Eşimi ise
biraz süründürüp :) bir kaç sefer görüşme sonucunda turun son gününde İtalya
kapısını araladılar. Son gün vize vermeselerdi ne olurdu bilemiyorum:) Ama
vize için şunu söyleyebilirim bankada güçlü bir meblağ ve arkanızda size
referans olan iyi bir şirketiniz varsa korkmayınız.
|
İtaly Draw |
Turumuz aslında Yunanistan üzerinden İtalya içerikli
bir tur ancak burada sadece İtalya kısmına değiniyorum.
Yunanistan Igoumenitsa limanından gece hareket edip
sabah İtalyanın Bari limanına varış ile İtalya turumuz başlıyor.
1.Gün = BARİ – POMPEİ – NAPOLİ
-Pompei-
Bari’nin sadece içinden geçerek Pompei’ye ulaşıyoruz.
Pompei volkanik dağın patlamasıyla yerle bir olmuş bir
kent. Bu olay M.S. 76 yılında yaşanmış. Pompei’yi özel kılan en önemli şey ise
patlama sonucu taşlaşmış insanlar. İnsanlar patlama esnasında nasıl iseler o
şekilde taşlaşmış olarak duruyorlar. Ve söylediğim gibi M.S. 76 yılında yaşanan
bu olaydan bugüne dek.
Bunun dışında Pompei cinselliğe olan ilgisiyle anılan
bir şehir. Ayakta kalan binaları gezerken duvarlardaki resimlerde bu
özelliklerini oldukça net olarak görüyorsunuz.
Sonraki durağımız ise Napoli. Ancak Napoliye geçmeden
önce Pompei de hediyelik eşya alışverişi ve öğle yemeği. Burada herşey pahalı:) Pahalı
olmasıyla beraber TL/EUR sıkıntısından dolayı çarpı 3..:)
|
Taşlaşmış İnsan |
|
Taşlaşmış İnsan |
|
Genelev Odası |
|
Genelev Odası |
-Napoli-
Napoli’de otobüsten inmeden önce rehber tarafından ilk
söylenen şey cüzdanlarımıza dikkat etmemiz. Zira bu şehir yankesicilerle dolu.
Buna ragmen Napoli o kadar güzel bir şehir ki uzunca kalıp gezesiniz geliyor.
Alışveriş yapabileceğiniz bir cadde, bu caddenin ara sokaklarında da bolca
dükkanlar, yolda sokak sanatçıları… Caddeyi keyifle geziyorsunuz ve aynı
zamanda hoş resimler yakalıyorsunuz.
Sonraki durak ise meydan. Burada heykeller
ve eşsiz yapılar mevcut. Ayrıca Napolinin denize sınırı olduğundan komple bir
görsel abide çıkmakta ortaya.
|
Francesco di Paola Bazilikası |
Bu arada Napoli pizzanın vatanı. Ve dünyanın en iyi
pizzacısı kabul edilen L’Antica Pizzeria da Michele burada. http://damichele.net/ Ancak
bu mekanın kapısında uzun sıra bekleyeceksiniz hazır olun.
Napoli ve Pompei turu burada sona ererken
geceleyeceğimiz şehir Roma’ya doğru yola çıkıyoruz.
2.GÜN = ROMA – VATİKAN
-Roma-
Otelimizin adı Princess. 4 yıldızlı ama eski bir otel. (http://www.hotelprincess.com/ ) Otele girer girmez turist haritanızı alınız ve kendinizi bu haritaya güvenle
teslim ediniz. Zira Roma o kadar mükemmel organize olmuş bir şehir ki bir
harita eşliğinde kimseye sormadan ve hiç yorulmadan, yürüyerek tüm Roma’yı
keyif alarak gezebiliyorsunuz.
Bu arada Princess otel ile alakalı bir dip not:
Açıkbüfe kahvaltı var ancak ağzınız sulanmasın kahvaltı içeriği sadece Kruvasan
ve meyve suyu J
Ve otelden kurtulup Roma turumuza başlayalım
artık. Elimizde bir harita ve kısa bir rota tahlilinden sonra
İspanyol merdivenleri ve Aşk çeşmesi ile tura başlıyoruz.
İspanyol Merdivenleri (Piazza di Spanga)
Aşk(Trevi) Çeşmesi (Fontana di Trevi)
Mükemmeller. Yazarak anlatılacak değilde görüp
yaşanacak önemli yerlerden buraları. Aslında tüm Roma böyle.
Gezip görebileceğiniz yerler arasında; Trevi
Çeşmesi(Aşk çeşmesi) , Pantheon, İspanyol Merdivenleri(Piazza Spagna), Santa
Maria Maggiore Bazilikası, Navona Meydanı ve Dört Nehir Çeşmesi, Vittorio
Emanuele II Abidesi ve Circus maximus bulunmaktadır.
Roma ‘da kendinizi şehrin güzelliğine ve akıcılığına bırakın ve emin olun
pişman olmayacaksınız.
Pantheon İspanyol Merdivenleri(Piazza Spagna)
|
Navona Meydanı ve Dört Nehir Çeşmesi |
Vittorio Emanuele II Abidesi Circus maximus
Dipnot olarakta, Colesseum’a girmek için uzun süre
beklemeli ve kişi başı 15 € ödemelisiniz.
Aşk çeşmesinde yanınızda bozukluklar
olsun zira suya para atmak isteyeceksiniz. İspanyol merdivenlerinde oturup
soluklanın merdivenler biraz yorucu olabiliyor ve Vittorio Emanuele II Abidesi
nin arkasından size en en üst kata çıkaran asansör mevcut bunu sakın
atlamayın.Yukarı çıktığınızda Romayı birde yukarıdan görmüş olacaksınız. Bu
eşsiz manzara kaçmamalı.
|
BORTOLUCCİ |
Bunun yanında Pinokyo severler için Aşk
çeşmesinden levhayı takip ederek "PANTHEON"a giderken karşınıza
GEPPETTO USTA'NIN DÜKKANI (BORTOLUCCİ) çıkacak buradan hediyelik eşya
alabilirsiniz. Genel alışveriş ve yemek yemek için ise Navona Meydanı tercih
edilebilir.
Roma’da özellikle gezilmesi gereken bir diğer yer ise
;
Dünyanın en küçük ülkesi ;
-Vatikan-
Burası Katolik mezhebinin yönetim Merkezi. Yüz ölçümü
olarak dünyanın en küçük ülkesi. Ve toplam nüfusu sadece
900 kişi kadar. Ayrıca bu ülkenin 100 kişilik İsviçre vatandaşı ve Katolik olması şart
olan küçük bir ordusu bile var.
Vatikan’a girmek için hayli sıra bekliyorsunuz ve
çeşitli güvenlik cihazlarından geçiyorsunuz. Çarşamba günleri ise özellikle
oldukça yoğun çünkü Papa’nın Kabul günü var. İçeri girdiğinizde ise etrafı
izlemekten ve büyüleyici yapıtın eşsiz özelliklerine bakmaktan çıktığınızda
boynunuz ağrıyor. Yaklaşık 1 saatte gezilebiliyor.
Vatikan ile birlikte Roma başlı başına tarih ve bu tarih
çok iyi korunmuş durumda. Üstelik tüm tarihi binalar aktif olarakta
kullanılıyor. Bu durum haliyle çok daha fazla dikkatinizi çekiyor ve şehre olan
hayranlığınız daha da artıyor. Üstadın söylediği gibi bu şehir tam anlamıyla
tatlı hayaller şehri.
3 GÜN = SİENA – PİSA - FLORANSA
-Siena-
Bu şehrin dikkat çekici çok özelliği var. Bunlardan
ilki Siena’nın İtalya’ nın ortasından nehir geçmeyen tek kenti olması ve Siena
Kralın’da bu eksikliği görerek şehrin merkezine devasa bir çeşme
yaptırmış olması.
|
Piazza del Campo |
İkinci dikkat çeken nokta Piazza del Campo meydanında yapılan ve Palio adı verilen at yarışları. Senede
2 defa(2 Temmuz ve 16 Ağustos) yapılan yarışları yaklaşık 40bin kişi canlı
izliyor. Ve bu yarışlara çok önem veriliyor. Bu yarışlarda her bir at ve binicisi
şehrin Contrada adı verilen 17 semtinden birini temsil ediyor.
Yarışa katılan tüm at ve biniciler temsil ediyor
oldukları semtin renklerine ve simgelerine uygun olarak giyiniyorlar: Aquila
(Kartal), Bruco (Tırtıl), Chiocciola (Salyangoz), Civetta (Baykuş), Drago
(Ejderha), Giraffa (Zürafa), Istrice (Kirpi), Leocorno (Tekboynuz), Lupa (Dişi
kurt), Nicchio (Deniz kabuğu), Oca (Kaz), Onda (Dalga), Pantera (Kara Panter),
Selva (Orman), Tartaruga (Tosbağa), Torre (Kule) ve Valdimontone
Üçüncü dikkat çeken nokta ise kasaba çok küçük ve
kendi halinde gibi. Turistik bir yer gibi gözükmemesine rağmen özellikle
yarışlar sebebiyle oldukça turist çekmekte ve şehir çok yavaş yaşayan bir
şehir. Yavaş ve herşeyin kıymetini bilerek yaşıyorlar. Bu durum tabi günümüz
koşullarında şehre dışarıdan gelen turistler için biraz can sıkıcı olabiliyor:S
Siena da İtalya gezisinde görülmesi gereken yerlerden.
Sonraki durağımız Pisa;
-Pisa-
Pisa denince ilk akla gelen ve belki de tek akla gelen
Pisa Kulesi. Başka bir şeyde pek yok. Pisa kulesinde malum poz verilerek resim
çekilir ve Mucizeler Meydanında (Campo
dei Miracoli) bulunan alışveriş yerlerinden alışveriş yapılıp, biraz ilerideki
dondurma dükkanından meşhur olduğu söylenen ama bize sıradan gelen dondurma
yenir.
|
Pisa Tower |
|
Pisa Tower |
|
Piazza dei Miracoli |
Pisa kulesine çıkmak için zamanınızın çok olması
gerekiyor.Çünkü gruplar halinde içeri giriş yapılıyor ve yukarı çıkıp manzarayı
izleyip resim çekinmek ve tekrar aşağı inmek hayli uzun sürüyor.Giriş ücreti 15
€. Buradan gece konaklamak için Floransa'ya geçiyoruz.
4.GÜN = FLORANSA
-Floransa-
Floransa denilince insanın bir durası geliyor. Bu
şehir diğer İtalyan şehirlerine, hatta Avrupa’nın diğer şehirlerinden bile
farklı. Bu şehrin adeta bir ruhu var. Ünlü sanatçıların burada yaşamış olması
belkide bu ruhu katan. Michelangelo,Leonardo Da Vinci, Dante… Rönesans burada
doğmuş, ve sanat adeta burada şekillenmiş gibi. Dolaştığınız her sokak ve
gördüğünüz her yapı size adeta büyülüyor.
En dikkat çekici yapı ise Ponte Vecchio köprüsü. Daha
doğrusu ilgi çekici olan şey buranın hikayesi.
|
Ponte Vecchio Köprüsü |
Eskiden bu köprü ve çevresinde kasaplar çalışırmış
ancak kral kötü koku yayılıyor diye bu kasapları kaldırtmış. Yerine ne
açılacağı sorulunca kuyumcu dükkanları açılması uygun görülmüş. İşte burada
gördüğünüz tüm bu kuyumcuların hikayesi bu. Buradaki kuyumcularda çoğu el işi
oldukça önemli nadide eserler bulunmakta.
Floransada her sokakta bir tarihi doku görmeniz mümkün
ancak en temel olanları; Piazza della Signoria, Davud heykeli, Herkül heykeli,
Perseus heykeli, Santa Croce bazilikası, Ponte Vecchio, Rape of Sabine Women
vs.
Piazza
Della Signoria Herkül Heykeli Perseus Heykeli Santa Croce bazilikası
Floransayı ağır ağır gezmeniz gerekiyor, her dokuyu
keşfetmeli her eserin hikayesini dinlemelisiniz. Böylelikle şehri daha iyi
anlayıp daha fazla etkilenip bu şehre daha fazla aşık oluyorsunuz. Bizim
rehberimiz Türkiye’den bu şehre yüksek lisans için gelen ve buraya aşık olup
yaşamına burada devam etmeye karar veren Merve Hanım’dı. Tarihin
eşsiz hikayesini ondan dinlemekte ayrıca bir lezzet verdi.
Lezzet demişken şehri gezerken bir müddet sonra
acıkıyorsunuz ve meydanda bulunan restaurantlardan birini tercih ediyorsunuz.
Bizim özel bir seçimimiz yoktu ve ilk beğendiğimiz yere oturduk karnımızı
doyurmaya. Steak ve pizza yedik. Steak pişmemiş ve kanlıydı ancak yedik:) Yanında
hoş bir şarap eşliğinde.(60 Euro)
Şehirde hoş bir giysi pazarı ve bu pazar yanında lüks
markaların bulunduğu alışveriş dükkanları da vardı. İtalya genel olarak pahalı
ama floransa bir tık daha pahalı bir şehir.
5.GÜN = VENEDİK
-Venedik-
|
VENEDİK |
Küçük adacıklar topluluğu. Toplam 118 ada mevcut ve
bunları bağlayan yaklaşık 450 köprü. Venedikte araç kullanmak yok. Bu yüzden
tabana kuvvet :) Ha birde Vaporetto denen tekneler var. Bunlara atlayıp
şampanya eşliğinde şehri su üzerinden gezebiliyorsunuz ki Venedik’e gelipte bu
gezintiyi yapmamanız olmaz.Venedikte sokaklar dar ve birbirine benzer haliyle
kaybolmaya müsait. Dikkat etmelisiniz.
Şehir aşırı kalabalık heryer turist. Ama gerçekten
gezilip görülmesi gereken bir şehir. Özel olarark ayrı ayrı gezilecek yerleri
belirtmiyorum çünkü heryeri çok özel ancak en önemli yeri San Marco
meydanı diyebiliriz..
Bu şehirde düzenlenen maske festivalinde şehri ayrıca
görmek lazım çünkü festival yok iken bile şehrin temsili olan maskeler her
yerde ve çok şık. Bunlar yanında cam işçiliği ve cam üzerine hediyelik eşyaları
oldukça etkileyici. Yine belirtmekte fayda var , Avrupanın en pahalı
şehirlerinden birindesiniz şuan.
Sonraki lokasyon;
6.GÜN = VERONA – BOLOGNA – ANCONA
-Verona & Garda-
Verona aslında Romeo ve Juliet dışında ziyaret
edilmeyi pek haketmeyen bir şehir. Yani öyle çok abartılı bir şey yok. Burada
Romeo-Julieti görebilir, duvara yazı yazabilir ve ünlü markalardan alışveriş
yapabilirsiniz. Ama ucuz değil bilginize. Biz ekstra olarak bir İtalian düğünü
gördük bu da hoş bir andı. Bunlar yanında birde meydan var ve meydanda
colesıum.
Ve dönüş..
İstikamet Bologna üzerinden Ancona Liman…
İtalya seyahatinde dikkat edilmesi gereken temel
bilgilerden bahsetmek gerekirse, ülkede kahvaltı kültürü yok aç kalabilirsiniz,
pizzalarda genelde domuz eti mevcut ama leziz pizza yapıyorlar, su kuzeyde
pahalı(1,50€) güneyde ucuz(0,5 €), ve marketlere dikkat edin su
olarak aldığınız şeyler mineralli su yani soda çıkabiliyor. Hatta ağırlıklı
olarak bu ülke mineralli su (soda) tüketiyor. O yüzden ucuz su bulduysanız stok
yapabilirsiniz. Bunun dışında ülke başlı başına bir tarih bu açıdan sizi
fazlasıyla doyuruyor ve ama bu ülkeyi tam anlamıyla gezmek için çok
uzun zamana ihtiyacınız oluyor. Ülke su örneğinde olduğu gibi orantısız fiyat
düzenine sahip. Güneyde ucuza bulabildiğiniz şeyi kuzeyde çok daha fazlasına
alabiliyorsunuz. Bu ülkede her şehir birbirinden farklı her şehirde
farklı bir haz alıyorsunuz ve unutmayın onlar 1 TL = 1 € gibi davransada EURO =
TL X 3 ..
Ama genel olarak gezmeyi seven ve Avrupayı merek eden
biriyseniz mutlaka ama mutlaka İtalyayı ziyaret etmelisiniz. (20130622)
http://meltemakci.blogspot.com.tr/