Egypt / Mısır
Herşey hamileliğimin başında olan eşime Mısır’a gitmek istiyorum
dememle. Öyle Fransa, İspanya, Hollanda vs değil, Mısır..
Aşerme gibi birşeydi bu normal aşermelerden birazcık farklı
olsa da. Bir tarafım olmaz diye diretse de diğer tarafım bunu gerçekleştirmek için araştırmalara çoktan başlamıştı.
Karışıklar içerisinden yeni çıkmıştı Mısır. Ne turizm
şirketlerinin düzenlediği turlar ne de internette Mısır’ın son durumuyla ilgili
yazılar yoktu. Karamboldü tam olarak. Elimizde sadece yıllar önce yazılan
yazılar vardı kendimize rehber olarak alabileceğimiz.
Yine de karar verildi ve
süreç başladı..
Pegasus’ tan uçak bileti alımı (2 kişi git/gel 400TL) ve Mısır
vizesi (85TL/kişibaşı) başvurusuyla birlikte yolculuk her dakika daha da
resmiyet kazanıyordu. Mısır vizesine başvurup vizeyi almamız yaklaşık 20 gün
sürdü. Fazla zorlamayan evraklar talep edip, hiç uğraştırmadan da vizeyi
verdiler.
Uçuş günü gelmeden elimizde net olmayan bilgiler ile birlikte
rotamız hazır gibiydi. Hurghada’ya iniyoruz, oradan Kahire’ye geçiyoruz,
sonrasında Şarm El Şeyh’i de görüp İstanbul’ a geri dönüyoruz.
Uçuş günü geldiğinde ise Bursa’dan akşam 8 gibi ve 7 derece de İdo
seferiyle başlayan yolculuk Sabiha Gökçen’den kalkan uçakla sabaha karşı 2 sularında
ve 28 derecede Hurghada ’da son buldu.
İstanbul - Hurghada arası yaklaşık 2,5 saat. Rahat bir yolculukla
varışı gerçekleştirdik. Ben uçakta Mısır’lıların olmasını beklerken uçak
Almanlarla doluydu. Ne Türk ne Mısırlı..Sadece Alman.. Sanırım onlar için
İstanbul aktarması daha avantajlı.
Hurghada havaalanına indik. Mısır ile ilgili araştırmalarda
rastladığımız en belirgin şey herşey de pazarlık yapmak ve bahşiş olayıydı.
Havaalanına iner inmez de bunun gerçekten böyle olduğunu gördük. Temizlikçi
önümüze geçmiş bahşiş istiyordu. :) İndiğinizde direkt pasaport kontrolüne
girmiyorsunuz. Çeşitli stantlar kurulu ve bu stantlarda size evrak
doldurtuyorlar. Nerede kalacaksın ne kadar kalacaksın vs. sorular içeren. Bu
stantların yetkilileri var ve kim ne kadar turist kaparsa mantığıyla çalışıp
bahşiş koparmaya çalışıyorlar. Bu yüzden Mısır’a gitmeyi düşünenler için ilk önerim yanınızda 1$ hatta daha düşük
bozukluklar bulundurmanız. Bu arada 1 $=18 EGP(Egyptian Pound – Mısır Poundu)
ve 1 TL= 5 EGP.
Stant meselesi aşıldıktan sonra elinizdeki doldurduğunuz bu evrak
ve pasaportunuz ile pasaport kontrolüne gidiyorsunuz. Kontrolde sorular
sorulmuyor neden geldin ne kadar kalacaksın gibi. Sanırım zaten halihazırda
başvuru evrağına yazdığınızdan. Kontrolden geçince ve ülkeye giriş damgası
vurulduktan sonra 5 mt ilerde tabiri yanlış olmazsa bizim kahvelerde oturan
yaşlı amcalar gibi yaşlı ama polis amcalar tekrar pasaportunuza bakıp geçmenize
izin veriyor.
Ve artık Mısır’dayız.
HURGHADA
Havaalanından çıkarken sabahın 2’si olduğundan yada içeriye
alınmalarına izin mi yok bilmiyorum – taksici pek bulamıyorsunuz. İlerlerken
karşımıza biri çıkıyor ve sohbet başlıyor. Adam havaalanı çalışanıymış ancak
özel otosuyla korsan taksicilik yapıyor. Tabi biz bunu arabaya binene kadar
anlamadık. Arabaya binmeden önce ise gideceğimiz yeri söyleyip ne kadar
tutacağını sorduk. O bize 15$ dedi , biz ona 5$ teklif ettik ve 8$’ da
anlaştık. Yukarıda belirttiğim gibi bahşişten sonraki ikinci önemli olay :
Pazarlık. Fiyatları yarı yarıya hatta 3’te1 oranında indirebiliyorsunuz.
Wi-Fİ sorununu aşmak için sanırım uygun fiyata Vodafone hat
alabilirsiniz. Biz birazcıkta sanal alemden uzaklaşmak için hat almadık.
..Ve Mısır’da ilk sabahımız. Sıcaklık 30 derece ve kahvaltıdayız.
Damak tatları bize uzak. Dolayısıyla biraz zorluk çekseniz de haşlanmış yumurta
– ekmek – omlet – pancake – tereyağ – yoğurt - meyve ile doymaya
çalışıyorsunuz.
Peynirlerinin tatları ve diğer yiyecekleri bizden biraz farklı ve
benimseyemiyorsunuz. Zaten Mısır’da beslenmeye de dikkat etmek gerekiyor zira
midenizi bozabildiğine dair söylentiler gitmeden okumuştum. Kahvaltı sonrası
deniz keyfi başlıyor. Dün güzel ülkemde kışın soğuğunu hissederken bugün deniz
kenarında kendinizi güneşlenirken bulmak ister istemez yüzünüzde gülümseme
yaratıp size mutluluk hissi veriyor. Mükemmel bir denizde balıklarla birlikte
yüzüyorsunuz. Arada güneşlenirken de yanınızdan deve geçiyor. Casanova.
Hurghada’nın sahilleri 5 yıldızlı otellerle donanmış ve her otel kendine ait içerinde herşeyi barındıran tesisler oluşturmuş. Bu yüzden otelden dışarıya çıkmanıza gerek kalmıyor. Ama yinede akşamları acaba dışarıda ne var diye çıktığımızda yol boyunca ve km lerce uzanan dükkanları görüyoruz. Bu dükkanlarda herşey var. Fiyatlarda normal seviyede.
Mısır’da insanlar haliyle hep yanık tenli - esmerler. Giyimleride
genelde eski ve koyu renkli. Böyle olunca insanlarından biraz ürkebiliyorsunuz
ama bu ürkekliği atmanız sadece dakikalar sürüyor.. Çünkü esnaf oldukça
saygılı, Taksiciler saygılı. İnsanları
bakışlarıyla, konuşmalarıyla, laf atmalarıyla rahatsız etmiyorlar. Bu konuda
ülke olarak maalesef Mısır’dan bile geri kalmışız.
Otel dışına çıktığımızda keşfettiğimiz yerlerden biri de Senzo Mall. Bizdeki tarzda bir avm
olup, içinde Carrefour tarzı bir market(Spinneys) ve çeşitli giyim mağazaları ile
Mc Donalds, Kfc gibi restaurantlarda bulunmakta. Spinneys’i Hurghada dışında
hiçbir yerde bulamadık. Burada herşey çok ucuzdu ve farklı türlerde de
yiyecekler vardı.
Hurghada’da yine otel yakınında Sand City de bulunmakta. Burasıda kumdan heykeller müzesi. Bir
açıkhava müzesi. Biraz ana yoldan içeride ve ücra bir yer gibi görünsede fena
sayılmaz. Girişte kişi başı 10 Eur (Yaklaşık 200Egp) istiyorlar ancak Mısır poundu
olarak verdiğinizde 100 EGP yeterli oluyor.
Birinci gün Senzo Mall, ikinci gün Sand City derken 3. günümüzde görmeyi planladığımız yer ise Hurghada Marina ve Al Mina Camii.
İkisi birbirine yakın. Marina oldukça modern ve lüks teknelere sahip. Burada yürüyüş yapabilir, güzel ve lüks ama ucuz restaurantlarında yemek yiyebilir ve birşeyler içebilirsiniz. Al Mina Camii ise marinaya 100 mt uzaklıkta ve oldukça güzel bir cami. İçerisini mutlaka ziyaret edin. Tabii ki cami giyim koşullarına uyarak. Bunun için hemen caminin yan tarafında bir ofis mevcut buradan 5 EGP gibi bir bahşiş vererek ödünç elbise alabilirsiniz.
Birinci gün Senzo Mall, ikinci gün Sand City derken 3. günümüzde görmeyi planladığımız yer ise Hurghada Marina ve Al Mina Camii.
İkisi birbirine yakın. Marina oldukça modern ve lüks teknelere sahip. Burada yürüyüş yapabilir, güzel ve lüks ama ucuz restaurantlarında yemek yiyebilir ve birşeyler içebilirsiniz. Al Mina Camii ise marinaya 100 mt uzaklıkta ve oldukça güzel bir cami. İçerisini mutlaka ziyaret edin. Tabii ki cami giyim koşullarına uyarak. Bunun için hemen caminin yan tarafında bir ofis mevcut buradan 5 EGP gibi bir bahşiş vererek ödünç elbise alabilirsiniz.
Biz Hurghada’ya 3 gün ayırmıştık ancak yeterli değil. (Mısır genel olarak gerçekten o kadar küçük bir yer değil.) Hurghada’da listeye eklenebilecek El Gouna ve MiniEgpytPark (www.miniegyptpark.com) da var. Bunların yanında Giftun Island ve GlassBoat turlarıda yapılıp, Sheraton Road’ta turlanabilir. Biraz daha vaktiniz var ise Aswan ve Luxor turu bile yapılabilir. Bu yüzden en az 5-6 güne ihtiyacınız var bu şehirdeJ
Deve Eti |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder